gokhan-deveci2618
Zaman nedir? Evrene dair anlaşılamayan gerçekler...
gokhan-deveci2618
Evet, uzun zaman önce uzun uzun yazmıştım. Hazır zaman bulmuşken tekrar belki bir farkındalık oluştabilirim düşüncesiyle yeniden yazalım. Not: Bu yazdıklarımı başka bir forumda da yazdım.
gokhan-deveci2618
Evet, uzun zaman önce uzun uzun yazmıştım. Hazır zaman bulmuşken tekrar belki bir farkındalık oluştabilirim düşüncesiyle yeniden yazalım. Not: Bu yazdıklarımı başka bir forumda da yazdım.
gokhan-deveci2618
Üzgünüz, bu içeriği görüntülerken bir hatayla karşılaştık. Kullanıcı iseniz, lütfen daha sonra tekrar deneyin. Yöneticiyseniz, daha fazla bilgi için Flarum günlük dosyalarınıza bakın.
anerk2450
Bütün maddelerin en küçük parçaları ışık hızında hareket ediyor kısmına olan düşüncem şu yönde: Maddeler planck mesafesinden daha kısa bir mesafede hareket edemiyorsa o halde madde hareket halinde olduğu süreç boyunca tüm hareketini kendisini oluşturan en ufak parçaların bir planck mesafesi kadar öteye ışınlanması olmaz mı? Sizi planck uzunluğuna getirsek bir adım atmak istediğinizde siz planck uzunluğunda olduğunuz için ve adımınız da bu durumda planck mesafesinden daha kısa olacak fakat planck mesafesinden daha kısa bir mesafede hareket edilemiyor.
anerk2450
Yani adım attığınızda planck mesafesinden daha kısa bir mesafede yol mu alırsınız yoksa mecburen hemen 1 planck mesafesi ileride belirecek şekilde ışınlanır mısınız?
gokhan-deveci2618
1 planck mesafesinin 1 metre ve bir planck zamanının da 1 saniye olduğunu varsayalım.
A ve B noktası olsun ve bu iki noktanın arasındaki mesafe 10 metre olsun.
Soru: A noktasından B noktasına doğru ışık ve sen aynı anda harekete başladınız. Süreç nasıl çalışır?
Cevap: Hareket eden herşey 1 saniye içinde 1 metre katedebileceğinden ışık ve sen B noktasına aynı anda ulaşacaksanız.
1 metreden daha kısa bir mesafe yok. Yani 1 saniye içinde 1 metreden daha kısa bir mesafe katedemezsin. 1 metreyi daha kısa bir zaman diliminde de katedemezsin çünkü 1 saniyeden daha kısa bir zaman dilimi yok.
O hâlde ışık ve sen A noktasında başladığınız hareketinizi B noktasında aynı anda tamamlayacaksınız.
Fakat böyle olması gerektiği hâlde böyle olmayacak ışık senden çok önce B noktasına gidecek, öyle değil mi?
O hâl ve kârda ortaya çıkan gerçek şu:
Gerçekte ne ışık ne de sen hareket ediyorsunuz,
Gerçekte hareket eden ışığa ve sana ait bilgiler.
Ve ışıkta, sen de sadece BİLGİ olarak varsınız.
morgan4658
PM°=Planck mesafesi
PZ=Planck zamani
Planck uzunlugunun en kucuk mesafe birimi oldugu fikri bence yanlis.O mesafenin altinda bir gozlemlemenin mumkun olmadigi en kucuk degerdir sadece.
1 planck mesafesini isik 10 planck zamaninda gecer,1/2 isik hizindaki bir cisimse 20 planck zamaninda gecer.
Tersinin sorulacagindan eminim, 1/2 C hizindaki cisim 1 planck zamaninda nerededir? zaten olay o, onu "gozlemleyemezsiniz", ancak planck mesafesinde iken gozlemlenir ( su anda o da mumkun degil ama teorik olarak bu).
Bunu A B noktalari arasi 1 PM olsun.acisindan alirsak, 1.PZninda, 1/2C hizdaki cisim nerededir?
Iki ihtimal var:
1-Hala A'dadir ve Bye ancak 2 PZninda varir
2-A ile B arasinda bir yerdedir ama gozlemlenmesine imkan yoktur.
Kisisel fikrim .cinin olmadigidir, cunku uzay zaman PM gibi bitlerden olusmamis, sureklidir.
morgan4658
PM=Planck mesafesi
PZ=Planck zamani
Planck uzunlugunun en kucuk mesafe birimi oldugu fikri bence yanlis.O mesafenin altinda bir gozlemlemenin mumkun olmadigi en kucuk degerdir sadece.
1 planck mesafesini isik 10 planck zamaninda gecer,1/2 isik hizindaki bir cisimse 20 planck zamaninda gecer.
Tersinin sorulacagindan eminim, 1/2 C hizindaki cisim 1 planck zamaninda nerededir? zaten olay o, onu "gozlemleyemezsiniz", ancak planck mesafesinde iken gozlemlenir ( su anda o da mumkun degil ama teorik olarak bu).
Bunu A B noktalari arasi 1 PM olsun.acisindan alirsak, 1.PZninda, 1/2C hizdaki cisim nerededir?
Iki ihtimal var:
1-Hala A'dadir ve Bye ancak 2 PZninda varir
2-A ile B arasinda bir yerdedir ama gozlemlenmesine imkan yoktur.
Kisisel fikrim 1.cinin olmadigidir, cunku uzay zaman PM gibi bitlerden olusmamis, sureklidir.
morgan4658
Duzeltme, AB arasindaki mesafeyi yazmamisim
10 PM olsun
PM=Planck mesafesi
PZ=Planck zamani
Planck uzunlugunun en kucuk mesafe birimi oldugu fikri bence yanlis.O mesafenin altinda bir gozlemlemenin mumkun olmadigi en kucuk degerdir sadece.
1 planck mesafesini isik 10 planck zamaninda gecer,1/2 isik hizindaki bir cisimse 20 planck zamaninda gecer.
Tersinin sorulacagindan eminim, 1/2 C hizindaki cisim 1 planck zamaninda nerededir? zaten olay o, onu "gozlemleyemezsiniz", ancak planck mesafesinde iken gozlemlenir ( su anda o da mumkun degil ama teorik olarak bu).
Bunu A B noktalari arasi 1 PM olsun.acisindan alirsak, 1.PZninda, 1/2C hizdaki cisim nerededir?
Iki ihtimal var:
1-Hala A'dadir ve Bye ancak 2 PZninda varir
2-A ile B arasinda bir yerdedir ama gozlemlenmesine imkan yoktur.
Kisisel fikrim 1.cinin olmadigidir, cunku uzay zaman PM gibi bitlerden olusmamis, sureklidir.
gokhan-deveci2618
"Planck uzunlugunun en kucuk mesafe birimi oldugu fikri bence yanlis.O mesafenin altinda bir gozlemlemenin mumkun olmadigi en kucuk degerdir sadece."
Doğrusunu ifade edelim.
Kuantum fiziği ki planck ölçekleri üzerine bina edilen bir mekaniktir, planck uzunluğunun altında çalışmaz.
Yani bu mesafenin altında bilinen kuantum yasaları çalışmaz.
Bu mesafenin altında farklı bir mekanik veya farklı bir fizik/fizik yasaları olabilir.
Veriler teorik olduğu için farklı değerlendirmeler yapılabilir ve çeşitli tezler ileri sürülebilir ki yapılıyor bunlar.
Bunlardan biri de şudur: Planck mesafesinin altında bir mesafe yoktur. Ya da planck zamanından daha kısa bir zaman dilimi yoktur. Yani bu ölçeklerin altında bir uzay ve bir zaman(uzay-zaman) yoktur.
Benim değerlendirmem ve hatta tezim ise ilk postta belirttiğim üzere, evrenin her noktasında planck uzunluğunda sicimler mevcut. Bu sicimler her planck zamanında bir titreşmekteler. Ve her titreştiklerinde taşıdıkları bilgiyi bir başka sicime aktarmaktalar.
Bu bağlamda ışık hızı olarak bilinen hızda evrende bilginin taşınma hızıdır.
Ve evren ve içindeki herşey sadece bilgi olarak var.
Şöyle örneklendirelim bu kez:
Dünya mesela uzayda sürekli hareket hâlinde değil mi? Bir an durduralım Dünya'yı. Şu an Dünya ve içindeki herşeye ait bilgiler evrende Dünya'nın bulunduğu konumdaki sicimlerde. Şimdi Dünya hareketine devam etsin. Dünya ve içindeki herşeye ait bilgiler diğer sicimlere(ışık hızı ile aktarılıyor) ve Dünya bu şekilde hareket etmiş/oluşmuş oluyor.
gokhan-deveci2618
Dünya bu şekilde hareket etmiş oluyor derken uzayda hareket edenin Dünya(ve içindekiler) değil Dünya'ya ait bilgiler olduğunu ima ettim.
Yani evrende hareket eden varlıklar değil varlıklara ait bilgilerdir. Varlıktan kastım ise herşey: Gezegenler, atom, parçacıklar vs.
Daha başka bir perspektif getirelim.
Örnek olarak hemen karşında bir dolap var ve sen şu an ona bakıyorsun ve hâliyle tam karşında bir dolap olduğunu görüyorsun.
Görme işlemi nasıl gerçekleşiyor?
Odanın içindeki ampulden çıkan fotonlar dolaba çarpıp gözüne ulaşıyor.
O fotonlar senin gözüne dolaba ait bilgileri getiriyor. O bilgiler gözün aracılığı ile sinir sistemine aktarılıyor. Beyne ulaşıyor. Beyin o bilgiyi işliyor. Ve sen bu sayede karşında bir dolap olduğunu görüyorsun. Renk bilgisi, şekil bilgisi vs. Bu noktada gözün ile değil beynin ile gördüğünü söylememe gerek yok sanırım.
Yani evrende herşey bilgi olarak var demeye getiriyorum yine, bu perspektifi getirerek...
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Varsayım örneklemesinde: Işığın, fotonun hareketini Planck mesafesi altında sürekli olarak ele alınmış gibi algıladım.
Oysa fotonun hareketi kesiklidir. Ama bu diğer soruda olduğu gibi (aslında çok makul gözüküyor ama) sıçrama da değildir.
Işığın, fotonun hareketini verilen cevaplardan farklı ele aldığımı görüyorum. Planck Mesafesi altında bir ölçüm mesafesi bence imkansız. Yokluk anlamındadır ve "fizik kanunları da yok" olmalı.
Ve ışığın her gözlemci için aynı sabit hızda olabilmesi demek. Fotonun her planck mesafesi içindeki hızının C olduğunu gösteririr. Keza Planck Mesafesi ise "dış gözlemcilere göre" farklı hızlarda farklı ölçülebilir olması şartıyla.
Bu ayrımın temelinde, fotonun parçacık olarak ele alınması var. Ben ise dalga olarak ele alıyorum. 1 periodluk dalga ise. 1 foton parçacığını temsil ediyor diyebiliriz.
Placnck Mesafesini, 1 dalga boyu olarak ele alırsanız soru çözülür. (Dalga boyları farklı hızlarda farklı olacaktır çünkü)
turker-turksever-21008
Bence en küçük zaman birimi “an”ın 2 katı olmalıdır
gokhan-deveci2618
Konuyla ilintili olarak yine başka bir perspektif daha getirelim, amacımın farkındalık oluşturmak olduğu notunu tekrar düşerek.
İşte ne deniyor: Işık hızına yaklaştıkça zaman YAVAŞLAR, işte ışık hızında zaman DURUR falan, diğmi...
Ki Einstein'in tezleri bunlar. Einstein'da bu tezleri iki veriden yola çıkarak oluşturuyor: 1) Işık hızının sabit olması(Azalmaması- artmaması, 2) Işığın durmuyor olması.
Ki bu veriler bu sonuçları kaçınılmaz olarak doğuruyor da, yani Einstein sözkonusu verileri baz aldığı için haklıydı da.
Nasıl ulaştı bu sonuca, hangi süreç çalıştı?
Işık hareketli bir kaynaktan çıksada aynı hızda hareket ediyordu. Fakat bu mümkün olamazdı. Çıktığı kaynağın hızı da çünkü ışığın hızına eklenmeliydi ve ışık 1 saniyeyi daha hızlı katetmeliydi. Fakat ışık 1 saniyeyi yine aynı SABİT bir hız ile katediyordu.
O hâl ve kârda da şu sonuç çıkıyordu:
Işığın 1 saniyeyi yine aynı hızla alabilmesi için tek birşey olabilirdi: "Zaman YAVAŞLIYOR" olmalıydı.
Yüzeysel olarak Einstein'in izlediği süreç bu.
Daha önce yazdım, çokça ayrıntı da verdim. İlginenenler okuyabilirler.
Demiştim ki ZAMAN YAVAŞLAMIYOR.
Evet Einstein haklıydı ama o veriler itibariyle.
Daha geniş bir perspektiften bakıldığında ZAMAN yavaşlamıyor. O perspektif şu: Zamanın ne olduğunu anlamak.
Neyse ben şuraya getiricem mevzuyu:
Zaman eğer yavaşlıyorsa o hâlde şu soru sorulmalıydı: Zaman yavaşlıyorsa demek ki HAREKET EDİYOR(1) ve eğer HAREKET EDİYOR ise onun bir HIZI olmak zorunda.
Diğmi...
Hareket eden herşeyin bir hızı olmak zorunda.
Burada şu notu düşelim. Evet zamanın yavaşladığı tezi yanlış ama ZAMANIN HAREKET ETTİĞİ doğru.
Neyse devam edelim. Einstein'ın tezinin doğru olduğu kabûl edildiği takdirde ZAMANIN HAREKET EDEN BİRŞEY OLDUĞU da kabûl edilmeli ki o tez çünkü farkında olunmasa da bu sonucu doğuruyor.
Şimdi soralım.
Zaman madem hareket ediyorsa ZAMANIN HIZI nedir? Hangi hız ile hareket ediyor?
Nasıl bir hareket bu?
Doğrusal mı mesela... Yoksa TİTREŞİM mi?
Titreşimde bir hareket sonuçta?
Ve son soru → Eğer zamanın hareketi titreşim şeklindeyse, o ne olabilir? Zaman nedir veya neyden oluşuyor?
...
gokhan-deveci2618
(!) Yani biz aslında hareket eden birşeyi zaman olarak anlamaya çalışıyoruz.
(!) Başka bir ifadeyle ZAMAN sandığımız şey birşeylerin hareketi.
(!) İşte şey sicimler olabilir mi?
Titreşen sicimler...
→ "HAREKET ANCAK HAREKET EDEN BİR SİSTEMİN İÇİNDE VEYA BİR HAREKETİN HIZINA REFERANS İLE GERÇEKLEŞEBİLİR!"
morgan4658
"Işığın 1 saniyeyi yine aynı hızla alabilmesi için tek birşey olabilirdi: "Zaman YAVAŞLIYOR" olmalıydı.
"
Foton olustugu anda kaynagi ile iliskisini kesmis olur, dogal olarak kaynaginin hizina bagli bir "Ilk" momentumu,hiz yoktur (kutlesiz olmasi bu konuda tabii ki anahtar bir neden ) ..Eger olmaz ya, 2C hizindaki bir kaynak olsaydi, foton yine C ile hayatina baslayacakti.Zaman geriye falan gitmemis olurdu.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Sayın Gökhan Deveci, en başta Einstein'ı ve özel göreliliği olduğundan farklı değerlendirdiğinizi düşünüyorum. Konuyu tekrar ele almanız faydalı olacaktır.
Einstein'ın tezleri, uygulama ve sonuçları açısından şimdiye kadar hatalı sonuç vermedi. Bu yüzden doğru olarak kabul edilebilir. (Kesin olmasa da...)
İkincisi eğer Einstein hatalı ya da eksik ise (ki ben öyle düşünüyorum) ileri sürülen varsayım onunki ile çelişmemeli. Ki bu sayede sizin varsayımınız da pratikte, onunki gibi geçerli olabilsin.
Eğer Einstein'ın varsayımı kavranabilirse, iyi bir mihmandar olacaktır çünkü.
Einstein, Zaman'ı doğrusal olarak algılamadı. Bu sayede "aynı an içine" geçmiş, şimdi ve geleceği koyabildi.
Bu mümkün mü? Evet mümkün! Eğer zamanı bir koordinat eksenindeki boyut olarak kabul edebilirseniz.
Olayı basitleştirmek adına. x,y,z koordinatlarından z'yi silin ve yerine t yapın (2 uzamsal boyut +zaman) -z geçmişi temsil etsin. 0 şimdi ve z geleceği.
Doğru bir örnekleme olmasa bile, aynı anda 3 zaman durumunu da içermesi açısından faydalı olabilir.
---000---
Sicimler konusunda, eskisinden biraz daha farklı (gelişmiş) düşünüyorum. Bence, Sicim diye bir şey yok.
Enerji birimlerinin titreşimi esnasında işgal ettikleri alanlar var.
Benzetme ile anlatırsam,
Işık veren bir led lambayı gece karanlıkta hareket ettirelim.
Eğer led lamba "sınırlı bir doğru üzerinde" ileri-geri hareket ediyorsa, frekansı artıkça biz artık led lambayı değil, ışıktan bir sicimi gözlemliyor oluruz.
Led lambanın aynı anda 2 uzamsal boyut üzerindeki hareketini gözlemlersek bu bize bir alan verir.
3 uzamsal boyut üzerinde hareketi verirsek, bu bir hacim olur ki aynı zamanda titreşimin yüksek frekansı nedeniyle bu alana dışarıdan girmek mümkün olmayacağı için, ilk parçacığınızı da elde etmiş olursunuz.
Yani kısaca her şey titreşim ve alan üzerine kurulu.
----000-----
Bu titreşim hareketini biraz daha genişletelim. Led lambayı kütle çekim dalgaları gibi tespit edilmesi çok zor, frekansı çok yüksek bir dalgalı alana bırakalım. Led lambanın dalganın tepe ve dip noktaları arasındaki hareketi (batma-çıkma da olabilir) bize, bir doğru veya alan üzerindeki hareket gibi gelecektir. Çünkü dalgaları göremiyoruz. Böylece Evrenin her yerinde olduğu düşünülen sicimleri, bu dalgalar denizindeki kuantaların durumu olarak ele alabiliriz de...
----000---
Şimdi durumu biraz daha ilerletelim ve bu dalgaları kütle çekim dalgalarına benzer yapıda ama farklı bir kaynağa bağlı dalgalar olarak varsayalım. (Bu dalgaların kaynağı ne? Ayrı bir tartışma, varsayımlar konusu olsun).
Amacım, cevabı kütle çekim dalgaları içinde aramamak.
Varsayımsal olarak:
Bu dalgalara Zaman dersek. Evrendeki her hareketin, bu dalgaların durumuna göre ele alınabileceğini görürüz.
Hız artıkça, bu dalgaların hızına yaklaşıldıkça, dalganın hızı yavaşlar. Aynı hız da iken ise durur.
Evrendeki hareketli veya sabit bir nokta açısından, bu dalgaların ulaşması, geçmiş olması ya da geliyor olması size önce-sonra-şimdi ile geçmiş-şimdi-gelecek kavramlarını da tanımlayacaktır.
Hatta bu dalgalı ortam dışına çıkarak (alt uzay- solucan deliği) bu noktaya gelen ya da çoktan geçmiş dalgalara ulaşabilirseniz, "matematiksel olarak geçmiş ya da gelecek zaman koordinatına" da ulaşmış olursunuz.
Ancak olaylar-değişim şimdi anında sadece gerçekleştiğinden, bu koordinatlarda değiştirilebilinecek bilgi (olgu-olay-değişim) yoktur. Yani filmlerdeki gibi bir zaman yolculuğu mümkün değildir.
Çünkü bilginin oluşma anında geçerli 3 uzamsal boyut+zaman,aynı değildir. Sadece Zaman aynıdır.
Burada bizim için (beşeri insan) zor olan şey, dalgaları hep doğrusal bir yönde kabul eden zihin yapımız. Yani dalgaları bir yönden girip, aksi yönden çıkan olarak kabul etmemiz.
Zaman için ise bu farklı her yönden girip, çıkıyor olması lazım ki bunu tahayyül edemiyoruz.
---000----
Şimdilik bu kadarlık kısmı yeterli... Bu kısımları kavradığımızda. özel görelilik de ele alınabilir.
gokhan-deveci2618
morgan, yine başladın sallamasyona...
Evet ışık, kaynağından bağımsız sabit bir hız ile hareket ediyor. Ve işte bu durumda Einstein'i "zamanın yavaşlaması gerektiği/zamanın yavaşlıyor olduğu" sonucuna götürüyor.
Işık ve zaman arasında olan ilişkiye yönelik yapılan tüm çıkarımların temelinde yine bu var.
Bu değilse pekalâ zamanın ışık hızına bağlı olarak yavaşladığı(ve türevleri) tezinin gerekçesi/çıkış noktası nedir!
gokhan-deveci2618
Ana akışa ilave olarak şu tezide not düşelim.
Daha önce ifade ettiğim gibi M Kuramcıları maddenin en küçük yapıtaşının daha doğrusu atomu oluşturan parçacıkların çok daha derinlerde sicim olarak isimlendirilen planck uzunluğunda titreşen enerji tellerinden/iplikçiklerinden meydana geldiğini düşünüyorlar, ve farklı parçacıkların bu sicimlerin farklı frekanstaki titreşimlerine karşılık geldiğini...
Bende diyorum ki bu sicimler maddeyi değil uzayı(mekânı) ve zamanı oluşturuyorlar(!).
Nasıl oluyor bu?
Bu 1 boyutlu planck uzunluğundaki sicimlerin 3 mekân boyutuna dağılmasıyla 3 mekân boyutlu uzay oluştu, oluşuyor.
Bu sicimlerin titreşmeleri de zamana karşılık geliyor.
Yani uzay-zaman dokusunu meydana getiren şey sicimler(!).
3 boyutlu sicimlerden oluşan bütünleşik bir yapı...
Bir küp(veya küre) düşünelim.
Her noktasında bu sicimlerden var. Bu sicimler her planck zamanında bir titreşiyorlar. Ve her titreştiklerinde taşıdıkları bilgiyi bir başka sicime aktarıyorlar(Bilgi ışık hızı(c) ile taşınıyor). Hangi bilgileri? Maddeye(Tüm varlığa) ait bilgileri. Yani madde dediğimiz şey bu sicimlere yüklenmiş bilgilerden ibaret.
Şöyle farzedelim:
Big-Bang oldu → Sicimler üç mekân boyutuna dağılım gösterdi → Uzay oluşmuş oldu → Sicimlerin titreşmesiyle zaman oluştu.
Evren genişlemeye devam ediyor, diğmi?
İşte bu sicimlerden oluşan 3 boyutlu bütünleşik yapının henüz genişlemediği noktada/yerde bir uzay ve zaman yok(!).