morgan4658
Sicim teorisi- guncel makale https://evrimagaci.org/sicim-teorisi-nedir-neden-10-veya-11-boyuta-ihtiyac-duyar-bu-ust-boyutlar-nerede-8092
morgan4658
Makale gayet guzel, sizce 12.boyutta 2.bir zaman boyutu ne gibi sorun/yenilik yaratir ? Makaleden daha cok soru cikar.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Boyut kavramını genellikle elle tutulur ve ölçülür olduğu için, mesafe, uzunluk gibi sayısal verilere dayandırarak ele alıyoruz.
Sorun da buradan çıkıyor. Soyut boyutları (daha doğrusu elle tutamadığımız, ölçemediğimiz) kavramakta bundan dolayı zorlanıyoruz.
Zaman bile matematiksel olarak bir boyut olduğu halde (çünkü fizik denklemlerinde Zaman'ı görmezden gelirsek bir değişken olarak, sonuca ulaşamıyoruz) hala tartışılıyor. "Algı mı, gerçeklik mi?" diye.
Fakat boyut kavramına farklı bir açıdan bakmayı öneriyorum. Ve tüm mevcut boyut kavramlarını kapsayacak şekilde... ( https://www.quora.com/What-is-the-science-behind-the-4th-and-5th-dimensions/answer/Burtay-Mutlu )
Ayrıca
https://evreneyenibirbakis.blogspot.com/2016/02/boyutlar-zaman-ve-aralarndaki-iliski.html sayfasından sonra düşünmenizi istediğim bir soru var.
Eğer enerji paketçikleri (kuantalar) küresel ise, bunlardan oluşan bir yığında, "bir küre kaç küre ile temas edebilir_ ve kaç bölgede engellenir?, kaç bölgede sınırlı titreşim yapabilir?
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Boyut kavramını genellikle elle tutulur ve ölçülür olduğu için, mesafe, uzunluk gibi sayısal verilere dayandırarak ele alıyoruz.
Sorun da buradan çıkıyor. Soyut boyutları (daha doğrusu elle tutamadığımız, ölçemediğimiz) kavramakta bundan dolayı zorlanıyoruz.
Zaman bile matematiksel olarak bir boyut olduğu halde (çünkü fizik denklemlerinde Zaman'ı görmezden gelirsek bir değişken olarak, sonuca ulaşamıyoruz) hala tartışılıyor. "Algı mı, gerçeklik mi?" diye.
Fakat boyut kavramına farklı bir açıdan bakmayı öneriyorum. Ve tüm mevcut boyut kavramlarını kapsayacak şekilde... Boyut, sadece enerji paketçiğinin titreşim yaptığı doğrultu alanıdır.
Eğer bu titreşim başka bir paketçik tarafından engellenmiyorsa "açık", engelleniyorsa "kapalı", sınırlanıyorsa "kıvrık" boyutlar söz konusu olmaktadır.
Fark olarak Zaman, paketçiğin bir titreşimi değildir. Tam tersi, Paketçiğin titreşmesine neden olan dış kaynaktır. Paketçik açısından bu da(hareketin göreliliği gereği) bir (tek yönlü) titreşimdir.
Çünkü Zaman, dalgasal formdadır.(Dalgalar 2 boyutlu olduğu için, 2nci bir zaman boyutundan da söz ediliyor olabilir.)
( https://www.quora.com/What-is-the-science-behind-the-4th-and-5th-dimensions/answer/Burtay-Mutlu )
Ayrıca
https://evreneyenibirbakis.blogspot.com/2016/02/boyutlar-zaman-ve-aralarndaki-iliski.html sayfasından sonra düşünmenizi istediğim bir soru var.
Eğer enerji paketçikleri (kuantalar) küresel ise, bunlardan oluşan bir yığında, "bir küre kaç küre ile temas edebilir? ve kaç bölgede engellenir?, kaç bölgede sınırlı titreşim yapabilir?
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Boyut kavramını genellikle elle tutulur ve ölçülür olduğu için, mesafe, uzunluk gibi sayısal verilere dayandırarak ele alıyoruz.
Sorun da buradan çıkıyor. Soyut boyutları (daha doğrusu elle tutamadığımız, ölçemediğimiz) kavramakta bundan dolayı zorlanıyoruz.
Zaman bile matematiksel olarak bir boyut olduğu halde (çünkü fizik denklemlerinde Zaman'ı görmezden gelirsek bir değişken olarak, sonuca ulaşamıyoruz) hala tartışılıyor. "Algı mı, gerçeklik mi?" diye.
Fakat boyut kavramına farklı bir açıdan bakmayı öneriyorum. (Yani Bence...) Ve tüm mevcut boyut kavramlarını kapsayacak şekilde... Boyut, sadece enerji paketçiğinin titreşim yaptığı doğrultu alanıdır.
Eğer bu titreşim başka bir paketçik tarafından engellenmiyorsa "açık", engelleniyorsa "kapalı", sınırlanıyorsa "kıvrık" boyutlar söz konusu olmaktadır.
Fark olarak Zaman, paketçiğin bir titreşimi değildir. Tam tersi, Paketçiğin titreşmesine neden olan dış kaynaktır. Paketçik açısından bu da(hareketin göreliliği gereği) bir (tek yönlü) titreşimdir.
Çünkü Zaman, dalgasal formdadır.(Dalgalar 2 boyutlu olduğu için, 2nci bir zaman boyutundan da söz ediliyor olabilir.)
( https://www.quora.com/What-is-the-science-behind-the-4th-and-5th-dimensions/answer/Burtay-Mutlu )
Ayrıca
https://evreneyenibirbakis.blogspot.com/2016/02/boyutlar-zaman-ve-aralarndaki-iliski.html sayfasından sonra düşünmenizi istediğim bir soru var.
Eğer enerji paketçikleri (kuantalar) küresel ise, bunlardan oluşan bir yığında, "bir küre kaç küre ile temas edebilir? ve kaç bölgede engellenir?, kaç bölgede sınırlı titreşim yapabilir?
morgan4658
Boyut kavraminin soyutlugu makalede cok guzel anlatiliyor, bu nedenle 12.boyuttaki aksakligi merak etmistim.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Evet, makalede tanımlayamadığımız ve bizim boyut algımız sınırlı (3 uzamsal boyut çerçevesinde) olduğu için, diğer boyutların soyut kaldığı (3 boyutlu top'un 2 boyutlu yüzeyden geçerken flatlanderlıların algılayacağı gibi) sınırlı olduğundan bahsediyor.
Üstelik, bu durulu anlatmaya çalıştıkları şeikller bile var. Ama bunlarda 3 boyutlu bir alan işgal ediyor.
.
Bencce ise, evrenin başlangıcında hiç bir boyut olmadığını ve tüm boyutların aynı kaynaktan çıktığını göz önüne alarak, hepsinin temelde aynı koşula bağımlı olmaları gerektiğini savunuyorum.
Yani boyut kavramı, 3 uzamsal boyutuda, Zaman'ı da, diğer varsayılan ve matematiksel olarak olması gereken boyutları da kapsamalı. Sonuçta evren denge üzerine kurulu, bu tanımlayamadımız soyut boyutlarda denge de bir rol oynuyor olmalı. Yoksa denkleme girmezlerdi... En mantıklı şey ise enerji paketçiklerinin titreşimleri ile bağlantılandırmak oldu. Çünkü ilk başka, bildiğimiz boyut kavramına (bir doğru üzerinde bir alan-mesafe işgal eden) başka bir olgu yoktu...
Daha üst (12 ve üstü ) boyut eklendiği zaman ise, denge (eşitlik) bozuluyor olmalı bu durumda...
Aksaklık da buradan kaynaklanıyor olmalı...
Daha fazla boyutun olması için tamamen farklı fizik kurallarının geçerli olacağı bir evren yapısı gerekiyor.
Diğer yandan küresel bir yapı, 12 rakamıyla bağlantılı ilişkilere sahip, hatta aynı doğrultular üzerinde, (+/-) bölge olarak kabul edersek, 3 uzamsal boyutu da (serbest titreşim alanları) gösteriyor gibi...
Küre sıkışmaya ve her yönden basınca en dayanıklı doğal yapı olduğu için, küre olarak farz ettim (Tekillik durumundaki) enerji paketçiklerini...
11 boyut bu şekilde ele alınabilir. 12nci boyut ise evrenin genişleme hareketi içinde kalmış gibi bence... Bu yüzden Zaman ile kaynaşmış gibi gözüküyor.
Sonuçta, tüm mesele dengenin sürekliliği, + ek bir boyut bu dengeyi bozuyor sanırım.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Evet, makalede tanımlayamadığımız ve bizim boyut algımız sınırlı (3 uzamsal boyut çerçevesinde) olduğu için, diğer boyutların soyut kaldığı (3 boyutlu top'un 2 boyutlu yüzeyden geçerken flatlanderlıların algılayacağı gibi) sınırlı olduğundan bahsediyor.
Üstelik, bu durulu anlatmaya çalıştıkları şekiller bile var. Ama bunlarda 3 boyutlu bir alan işgal ediyor.
Bence ise, evrenin başlangıcında hiç bir boyut olmadığını ve tüm boyutların aynı kaynaktan çıktığını göz önüne alarak, hepsinin temelde aynı koşula bağımlı olmaları gerektiğini savunuyorum.
Yani boyut kavramı, 3 uzamsal boyutu da, Zaman'ı da, diğer varsayılan ve matematiksel olarak olması gereken boyutları da kapsamalı. Sonuçta evren denge üzerine kurulu, bu tanımlayamadığımız soyut boyutlarda denge de bir rol oynuyor olmalı. Yoksa denkleme girmezlerdi... En mantıklı şey ise enerji paketçiklerinin titreşimleri ile bağlantılandırmak oldu. Çünkü ilk başka, bildiğimiz boyut kavramına (bir doğru üzerinde bir alan-mesafe işgal eden) başka bir olgu yoktu...
Daha üst (12 ve üstü ) boyut eklendiği zaman ise, denge (eşitlik) bozuluyor olmalı bu durumda...
Aksaklık da buradan kaynaklanıyor olmalı...
Daha fazla boyutun olması için tamamen farklı fizik kurallarının geçerli olacağı bir evren yapısı gerekiyor.
Diğer yandan küresel bir yapı, 12 rakamıyla bağlantılı ilişkilere sahip, hatta aynı doğrultular üzerinde, (+/-) bölge olarak kabul edersek, 3 uzamsal boyutu da (serbest titreşim alanları) gösteriyor gibi...
Küre sıkışmaya ve her yönden basınca en dayanıklı doğal yapı olduğu için, küre olarak farz ettim (Tekillik durumundaki) enerji paketçiklerini...
11 boyut bu şekilde ele alınabilir. 12nci boyut ise evrenin genişleme hareketi içinde kalmış gibi bence... Bu yüzden Zaman ile kaynaşmış gibi gözüküyor.
Sonuçta, tüm mesele dengenin sürekliliği, + ek bir boyut bu dengeyi bozuyor sanırım.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Evet, makalede tanımlayamadığımız ve bizim boyut algımız sınırlı (3 uzamsal boyut çerçevesinde) olduğu için, diğer boyutların soyut kaldığı (3 boyutlu top'un 2 boyutlu yüzeyden geçerken flatlanderlıların algılayacağı gibi) sınırlı olduğundan bahsediyor.
Üstelik, bu durumu anlatmaya çalıştıkları şekiller bile var. Ama bunlarda 3 boyutlu bir alan işgal ediyor.
Bence ise, evrenin başlangıcında hiç bir boyut olmadığını ve tüm boyutların aynı kaynaktan çıktığını göz önüne alarak, hepsinin temelde aynı koşula bağımlı olmaları gerektiğini savunuyorum.
Yani boyut kavramı, 3 uzamsal boyutu da, Zaman'ı da, diğer varsayılan ve matematiksel olarak olması gereken boyutları da kapsamalı. Sonuçta evren denge üzerine kurulu, bu tanımlayamadığımız soyut boyutlarda denge de bir rol oynuyor olmalı. Yoksa denkleme girmezlerdi... En mantıklı şey ise enerji paketçiklerinin titreşimleri ile bağlantılandırmak oldu. Çünkü ilk başka, bildiğimiz boyut kavramına (bir doğru üzerinde bir alan-mesafe işgal eden) başka bir olgu yoktu...
Daha üst (12 ve üstü ) boyut eklendiği zaman ise, denge (eşitlik) bozuluyor olmalı bu durumda...
Aksaklık da buradan kaynaklanıyor olmalı...
Daha fazla boyutun olması için tamamen farklı fizik kurallarının geçerli olacağı bir evren yapısı gerekiyor.
Diğer yandan küresel bir yapı, 12 rakamıyla bağlantılı ilişkilere sahip, hatta aynı doğrultular üzerinde, (+/-) bölge olarak kabul edersek, 3 uzamsal boyutu da (serbest titreşim alanları) gösteriyor gibi...
Küre sıkışmaya ve her yönden basınca en dayanıklı doğal yapı olduğu için, küre olarak farz ettim (Tekillik durumundaki) enerji paketçiklerini...
11 boyut bu şekilde ele alınabilir. 12nci boyut ise evrenin genişleme hareketi içinde kalmış gibi bence... Bu yüzden Zaman ile kaynaşmış gibi gözüküyor.
Sonuçta, tüm mesele dengenin sürekliliği, + ek bir boyut bu dengeyi bozuyor sanırım.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Evet, makalede tanımlayamadığımız ve bizim boyut algımız sınırlı (3 uzamsal boyut çerçevesinde) olduğu için, diğer boyutların soyut kaldığı (3 boyutlu top'un 2 boyutlu yüzeyden geçerken flatlanderlıların algılayacağı gibi) sınırlı olduğundan bahsediyor.
Üstelik, bu durulu anlatmaya çalıştıkları şekiller bile var. Ama bunlarda 3 boyutlu bir alan işgal ediyor.
Bence ise, evrenin başlangıcında hiç bir boyut olmadığını ve tüm boyutların aynı kaynaktan çıktığını göz önüne alarak, hepsinin temelde aynı koşula bağımlı olmaları gerektiğini savunuyorum.
Yani boyut kavramı, 3 uzamsal boyutu da, Zaman'ı da, diğer varsayılan ve matematiksel olarak olması gereken boyutları da kapsamalı. Sonuçta evren denge üzerine kurulu, bu tanımlayamadığımız soyut boyutlarda denge de bir rol oynuyor olmalı. Yoksa denkleme girmezlerdi... En mantıklı şey ise enerji paketçiklerinin titreşimleri ile bağlantılandırmak oldu. Çünkü ilk başka, bildiğimiz boyut kavramına (bir doğru üzerinde bir alan-mesafe işgal eden) benzeyen başka bir olgu yoktu...
Daha üst (12 ve üstü ) boyut eklendiği zaman ise, denge (eşitlik) bozuluyor olmalı bu durumda...
Aksaklık da buradan kaynaklanıyor olmalı...
Daha fazla boyutun olması için tamamen farklı fizik kurallarının geçerli olacağı bir evren yapısı gerekiyor.
Diğer yandan küresel bir yapı, 12 rakamıyla bağlantılı ilişkilere sahip, hatta aynı doğrultular üzerinde, (+/-) bölge olarak kabul edersek, 3 uzamsal boyutu da (serbest titreşim alanları) gösteriyor gibi...
Küre sıkışmaya ve her yönden basınca en dayanıklı doğal yapı olduğu için, küre olarak farz ettim (Tekillik durumundaki) enerji paketçiklerini...
11 boyut bu şekilde ele alınabilir. 12nci boyut ise evrenin genişleme hareketi içinde kalmış gibi bence... Bu yüzden Zaman ile kaynaşmış gibi gözüküyor.
Sonuçta, tüm mesele dengenin sürekliliği, + ek bir boyut bu dengeyi bozuyor sanırım.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Soyut boyutlardan 4ncü ve 5nci boyutları da mekan açısından ele alabiliyoruz.
Herkesin hem fikir olduğu gibi 4ncü boyut Zaman...ama 5nci boyutun ne? veya nasıl bir şey olduğu? hakkında bir fikir yok...
Bence ise, 5nci boyut "Hız" (Velocity)
Bir sabit bir objenin evrene göre konumunu saptamak istersek bize 3 uzamsal boyut üzerinden, evrene göre koordinatlarını bilmemiz yetiyor (x,y,z).
Eğer bu obje hareketli ise durum biraz değişiyor. Bize 2 bilgi daha gerekiyor. Zaman ve Hız.
Zaman, bize objenin hangi anda nerede olduğunu bildiriyor. (x,y,z,t)
(Bu değişken aynı zamanda, sabit bir nesnenin evrenin genişlemesiyle yapmış olduğu hareket ile de iç içe. Yani, sabit nesnenin 3 uzamsal boyut bilgisi olunca, yerini saptamak için Zaman gözardı edilebiliniyor.)
Ancak obje hareketli ise, Zaman kaçınılmaz olarak gerekiyor. İlk bilgi (x,y,z,t) objenin başlangıçta nerede olduğunu bildiriyor.
Eğer bu bilgiye, 5nci boyutu, yani Hız'ı (v) eklersek, objenin herhangi bir an içinde, evrende nerede olduğunu tespti edebilirsiniz.
Buna göre evrendeki herhangi bir noktadaki bir objenin 5 boyutunu (x,y,z,t,v) da bilirseniz, o objenin evrendeki o an için geçerli mevcut konumunu da bilirsiniz.
Burada ilginç olan şey, Zaman ve Hız arasındaki ilişkinin zıt yönlü oluşu. Yani sicim teorisinde bahsedildiği gibi (; birinin en yüksek enerji düzeyinde iken diğeri en düşük enerji seviyesinde) birinin en geniş-uzun olduğu anda diğeri en düşük konumunda oluyor.
https://youtu.be/69cLkM-4VMQ
Yukarıda linkini verdiğim animasyon da tepe en yüksek enerji seviyesini temsil ediyor.
(TIB IIB x TIB IIB) ve (TIB I x HETEROIC O) ve (TIB IIA x HETEROTIC E) Yapıları birbirleriyle zıt yönlü ilişki olan sicim yapılarını temsil ediyor.
(Üstelik bence 5 değil, 6 formül olmalı. 6ncısı gene TIP IIB için geçerli olan aynı ama düşük enerji seviyesi için olan formül.)
HETEROTIC O, HETEROTIC E ve TIP IIA arasında 120 derecelik bir ilişki var. 2 boyutlu bir düzleme ait gibi.
Aynı şekilde, TIB I, TIB IIB ve TIP IIA arasında da 120 derecelik bir ilişki vardır. Bu da bir başka 2 boyutlu düzlem.
(Bu iki grup düzlemler arasında ise 90 derecelik bir ilişki var. Ki bu da 3 boyutlu bir yapıyı ortaya çıkartıyor.)
Buradan çıkan bir başka sonuç ise, (kitapta ele aldım) Hız, Zaman'ın sonsuzluğunun aksine tamamen kıvrık bir boyut olduğu, Zaman boyut olarak daraldığında (kuantanın titreşim alanı olarak ), Hız için alan açılıyor ve kuanta için ek bir genişleme alanı oluşuyor. İkisi de aynı doğru üzerinde olduğundan, iç içeler ve bunu Özel Görelilik etkisi olarak tespit ediyoruz.
morgan4658
Ivmeli hareketse?
morgan4658
5.boyutun ust bir evrenin , 3 biyuttaki kesiti.11’e kadar durum bu.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
İvmeli hareket olmadan hız gerçeşmeyor zaten. İvmeli hareket, hız için verilen enerjinin sisteme yedirilmesi, dağıtılması aşaması. Hız'ın bir parçası,,,Momentum ve/veya relavistik kütle bu aşamada belirleniyor ve hızın sabitliği ile sabitleniyor.
"5.boyutun ust bir evrenin , 3 boyuttaki kesiti.11’e kadar durum bu" kısmına gelince... Bir üst evren kavramını anlamıyorum. Yorum yapamıyorum bu yüzden.
Bence var olan tüm boyutlar zaten evrenimiz de ekstra bir evren anlayışına gerek yok. Algılarımız sınırlı gibi olsa da, bu boyutlarla zaten iç içeyiz.
Sonuç ise ortada...Elimizdeki evren...
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
İvmeli hareket olmadan hız gerçekleşmiyor zaten. İvmeli hareket, hız için verilen enerjinin sisteme yedirilmesi, dağıtılması aşaması. Hız'ın bir parçası,,,Momentum ve/veya relavistik kütle bu aşamada belirleniyor ve hızın sabitliği ile sabitleniyor.
"5.boyutun ust bir evrenin , 3 boyuttaki kesiti.11’e kadar durum bu" kısmına gelince... Bir üst evren kavramını anlamıyorum. Yorum yapamıyorum bu yüzden.
Bence var olan tüm boyutlar zaten evrenimiz de ekstra bir evren anlayışına gerek yok. Algılarımız sınırlı gibi olsa da, bu boyutlarla zaten iç içeyiz.
Sonuç ise ortada...Elimizdeki evren...
morgan4658
Elimizdeki evrenin bir hiclikten basladigi fikrine katildiginizi da sanmiyorum.Enerjinin BB ortamindan once olmasinin anlami, evrenimizin "ilk" olusum olmadigini gostermez mi ? saf enerjiden olusan bir yapi vardi sadece,bunu dine baglamak da istemiyorum,cunku din en fazla ilki cevaplandirabilir, biz henuz hangi asamanin olusturdugu bir evrendeyiz bilemiyoruz.
Quantum dalgalanmalari, potansiyel enerji, enerji alanlari gibi BB'yi aciklayan ( sonrasinda bunlarin harekete gemesini gerektiren "bir" aktivasyon" dahil) , hiclik terimine uzak yakin uymuyor.
Bizim evrenimiz icin , fizigin "hiclik" terimi, felsefedeki ile uyusmuyor.Cunku evrenimizin yapi taslari zaten baska formlarda olsa da vardi.Var olmasi da, bizim evrenimizin kurallarina uymayan baska bir olusumun kanitidir.
Bence....
morgan4658
(x,y,z,t,v) icin sormustum ivmeli hareketi.Kaldi ki enerji acisindan ivme gerekmiyor.Boyut icin cevap yazdim ama nedense yuklemedi sistem, belki birazdan cikar cevap, olmadi aklimda kaldigi kadar yazarim.
morgan4658
"Bir üst evren kavramını anlamıyorum.".
Ben de sizin gibi yazayim, bence.....
BB'nin ister kuantum dalgalanmalarindan, ister potansiyel enerji/enerjilerin hali hazirda olmasindan , hatta aktif hale gelmesine kadar, kesinlikle felsefik anlamdaki "hiclik" yoktur, halihazirda bir yapi mevcuttur.Bu yapinin olmasi, farkli bir boyutun oldugu anlamina gelebilir.
Varolan boyutlarin evrenimizde olmasini da ben kabullenemiyorum.Kara enerjinin veya maddenin bir "Boyut" olmasi,kutlecekiminin/kuvvetinin de ayni sekilde.
En fazla, evrenimizin baska sistemlerle icice oldugu, ve etkilerinin ise belli sartlarda ortaya ciktigini dusunuyorum.
Mikro veya mezzo asamada etki etmeyen bir kuvvetin makro'da ortaya cikmasi, madde ile reaksiyon haline gelmesi icin bir sinira ulasmasi fikri, bizim planck sabitlerinin farkli sonuclari olan
bir sistemle etki ettigini dusundurtuyor.
Ust,alt evren derken, biri digerinden ustun anlaminda demiyorum tabii ki.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
"kesinlikle felsefik anlamdaki "hiclik" yoktur, halihazirda bir yapi mevcuttur.Bu yapinin olmasi, farkli bir boyutun oldugu anlamina gelebilir"
Bu konuda sizinle aynı fikirdeyim ama sonuçlarımız farklı olabilir. Bana göre tüm her yer enerji paketçikleri ile dolu. Ama boyut kavramını, bu paketçiklerin hareketi ile bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Başka olası bir açıklama ne olabilir ki?
Eğer açıklama ekleme imkanınız olursa, sevinirim.
----
.
Kara enerji veya madde olayını, var olan durumun farklı algılanıp açıklaması olarak görüyorum. Yani bu konuda da sonuçlarımız aynı gibi ama gerekçeler farklı, bu seferde...
Sizin hangi gerekçelerle bu sonuca ulaştığınızı merak ediyorum.
------------------
Farklı ele aldığımız konu ise, tüm boyutların aynı anda olması/ olmaması...
Bu konuda yorumum yok.
morgan4658
Kutlecekiminden iki sey etkileniyor evrenimizde, enerji ve madde.
Eger ki kutlecekimi baska bir sistemin yansimasiysa ( ister icice girmis oldugumuz bir boyutun yansimasi/etkilesimi olsun, ister tespit edilemeyen bir olusum olsun) , sonuc olarak enerjiyi sekillendiriyor, hizinda kisitlama yapiyor , veya maddeye benzer bir mudahalede bulunuyor.
Evrenimizde belli yerlerde , mesela galaksilerdeki makro kutleler arasinda bosluklarda kara madde veya enerjinin varolmasi, bunun homojen bir yapida olup olmamasi beni dusunduren sey.
Kara madde son yapilan olcumlerde isik hizindan dusuk, hatta oldukca dusuk bir hiza sahip.
Yani yine bir kisitlamanin altindayiz.
Simdi sizin enerji paketciklerini dusunursek, nicin bazi bolgelerde farkli yapilar olusturdugunu bulmamiz lazim.Bunun icin enerji paketciklerinin homojen olmayan bir yogunlukta veya titresimde olmasi gerekirdi, ama eger ki siz paketcikleri akiskan kabul ediyorsaniz, burada sorun var, veya benim atladigim bir nokta var.
Su sekilde dusunuyorum, ister boyut ister heterojen olusum olsun , enerjinin de , maddenin de, belki de bilmedigimiz ara veya farkli olusumlarin dahil, kimyasal tepkimeler gibi bir etkileri oldugu.
Solisyon ayni, ancak icine atilan madde farklilasinca olusan sonuc farkli.Veya solisyonu madde degistiriyor.
Enerjinin de degistirildigi, nerede ne sekilde davranmasi gerektigi, neyin uzerinde ne etki yaptigini belirleyecek bir duzen olmasi gerekir.
Diyeceksiniz ki, o form, o boyut veya her ne ise, onun da bir orijini var.
Cok dogru ! Zaten bu nedenle evrenimiz ilk olusum degil, oncesini bilemesek de, oncesinin imzalari enerjide, maddede sakli, ben buna inaniyorum.(bilimin bulacagina inaniyorum anlaminda)