burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Asimetri'nin kaynağını sorgularsak, sanırım bunu bize en iyi matematik açıklar.
Kütle, tek bir enerji paketçiğinin daha fazlasının bir araya gelmesi ile oluşmuş olmalı, (Tek kalan enerji paketçikleri; ya karanlık enerji sebebi olan paketçikler ya da elektromanyetik dalgalarda foton olarak varlığını sürdürüyor olabilir bence...)
Bir araya gelen paketçiklerin vektörleri ve titreşim fazları uyuştuğunda, artık ortak hareket eden bir sisteme dönüşmüş olabilirler (ilk kütleli parçacıklar).
Ama başa dönelim, asimetrinin ortaya çıkışına...
Durgun su moleküllerine dönersek, büyük patlamanın etkisi ile ilk nokta paketçik üzerindeki enerji, belirttiğiniz gibi eşdeğerli olarak yayılacaktır.
Ancak kısa bir süre sonra, bazı paketçikler üzerinde daha yüksek gerilim birikirken, bazıları da oransal olarak çok daha az kuvvet altında kalacaktır.
Her enerji paketçiğinin bir titreşime sahip olduğunu unutmamalıyız. iki paketçik bir araya geldiğinde bu titreşimler, yapıcı ya da yıkıcı girişim yapacaktır.
Yapıcı girişimler daha geniş bir alanı işgal ederken, yıkıcı girişimlerin kapsayacağı titreşim alanı daha dar olacaktır.
http://www1.lsbu.ac.uk/water/images/Brownianmotion.gif
İlk kütleli parçacıkların oluşması ile bazı titreşim alanları ortaya çıkan boş alanlar, bu diğerleri için daha fazla alan sağlamış olacaktır. Böylece ister istemez paketçiklerin ve paketçik gruplarının izledikleri yollar düzensizleşecek ve simetri kırılacaktır.
morgan4658
Nicin? “Ancak kısa bir süre sonra, bazı paketçikler üzerinde daha yüksek gerilim birikirken, bazıları da oransal olarak çok daha az kuvvet altında kalacaktır. ”
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Düşünce deneyi: Delikleri ve sürtünmesi olmayan bir bilardo masasının tam ortasına, masasının alanını dolduracak kadar bilardo topu koyun,tam ortaya güçlü bir kuvvet uygularken, aynı anda her salise masayı bir bilardo topu boyutu kadar genişletmeye başlayın.
Topların hareketi nasıl olur?
(Masa genişlerken, her top bir diğeri ile çarpışınca, vektör açılarına göre farklı hareketlere başlayacak, Bazen zıt yönlüler çarpışacak, bazen aynı vektördekiler üst üste, bazılarında ise toplar yanyana değil bir diğerinin üstüne zıplayıp üst üste olacak... Vs. vs. )
morgan4658
Yanlis anlamayin, kacirdigim noktayi ariyorum.
Eger so molekulleri gibi ortamsa baska, bilardo topu ise baska sonuclar olur tabii ki.
Ancak enerji butununde arada bir bosluk olamaz ki
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Bilrdo topları, kuvvet aktarımı ve dağılımını vektör olarak kafada canlandırmak için uygun bir örnek ...
Ama sorgunuzda haklısınız. "Su" örneği gibi, bir akışkan söz konusu olunca bu boşlukları sorgulamak zorlaşıyor.
Diğer yandan, paketçiklerin titreşimlerinin girişimleri bu konuda anahtar bence... Girişim yapan dalgalarda, fazlarına göre titreşim genliği artarkan, frekansı ve hatta dalga boyu korunabiliyor.
Yani aynı frekans ve alandaki dalga aralığı üzerinde daha çok enerji toplanmış oluyor.
Sabit bir evrende bu tür boşluklar olmazdı, büyük ihtimalle....
Ama "genişleyen bir evrende?"
Evrenin genişlemesine rağmen, sahip olduğu toplam enerji miktarı artmıyor diye düşünülüyor.
Bildiğimiz kütle, tüm evrenin enerji içeriğinin en fazla binde 16 'sı olarak tahmin ediliyor.
Bu bilgileri göz önüne alırsak,
Bu, kütlenin oluşumu (enerjinin yoğunlaşması) ile diğerlerinin dengesizleşmesi için yeterince boşluk açılmış olabilir. (? - Emin değilim...)
Ama ilk karadeliklerin, ortamdaki basıncı azaltarak yeterince hareket titreşim alanı açtığına eminim.
Her enerji paketçiğinin kapladığı alan (veya hacim) titreşim yaptığı alanla ilgili... Eğer titreşim yapabileceği alan genişlerse, frekansı değişecektir ve titreşim alanı artacaktır ama bu nokta tamamen varsayımsal benim için.
Burada esas soru, evrensel genişleme ile artan alandaki enerji miktarı sabit kaldığına göre, nasıl enerji yoğunluğunu sabit koruduğu (evrenin ortalama sıcaklığının 2.7 Kelvindi sanırım) nasıl korunduğu?
Bunun net bir cevabı yok.
Bana göre, Zaman dalgalarının iç bükey yapısı nedeniyle, birim alana (1 Planck kare sanırım) belli bir kuvvet (1 Planck Ağırlığı 21 mikrogram kadar) uyguladığı bir kuşak bölge aralığında kütle oluşumu söz konusu olabiliyor.
Bu varsaymım nedeni, çapı genişleyen bir çemberde, genişleme ile aynı oranda hareket eden bir noktanın, çember yaylarına karşı olan açısının sabit kalması.
Yani, Evren kıyısından içeri salınan - yansıyan dalgalar (Zaman), çember çapında genişleme ne kadar olursa olsun, belli bölgelere taşıyacağı enerji miktarı, birim alan karşılığı sabit kalacaktır.
Sabit olarak saptadığımız enerjinin sebebi bu olabilir.
Şu an için, kesin bir önerim veya net bir varsayımım yok bu konuda. Çünkü bilimciler konularla ilgili daha net bilgiler, gözlemler ürettikçe varsayımı geliştirebiliyorum.
(Eğer gözlem-deney sonucu buysa ve gerçek olduğuna göre, varsayımla bağlantı nasıl olabilir? şeklinde...
morgan4658
Ilk olarak, eger ki asimetriyi gozonune alinca, kutlenin olusumundan once, enerji topaginda bir asimetri olmali.Gerisi corap sokugu.Bu nedenle aralarinda guc farki olan iki etki anda, veyahut bir etkinin yarattigi ve sonumlenmeden , zaman farkiyla diger etkinin vuku bulmasii.Cayi karistirip, sivii donerken pat diye sekeri atmak gibi.
Digeri de zaten enerji yogunlugunun degismemesi sorunu, ki evrenin bir nevi enerji girisine acik bir sisteme sokmasi.Bu anlamda termodinamige uyamayacagi kanaatindeyim.
morgan4658
Bu arada benim fikirlerim degisir( biliose)
morgan4658
Bu arada yanlis anlasilmasin.Bilim acisindan, fikirlerim degisir.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Enerji topağı değil, "denizi" olarak ele almanız daha faydalı olacaktır bence.
Asimetri zaten büyük patlama ile sahip olunun olağan enerji yoğunluğundan daha fazla enerjinin bir noktadan aktarılması ile başlıyor.
Ardından büyük şişme- enflasyon'a neden olan kuvvet, mevcut paketçiklerin arasından çıkıp, ekleniyor.
Sizin yaklaşımınızdan, enerji paketçiklerini katı, net alanlar gibi algıladığınızı algılıyorum. Bu konu da temeli olan bir fikrim yok ama bir alan olarak ele alınmaları daha uygun olur bence...
Enerji yoğunluğunun değişmemesi tamamen ayrı bir sorun. Gözlemlenebilir bir kuşakta (14.7 milyar ışık yılı bir çapta) aldığımız verilere göre bunu saptıyoruz. (Bu kuşağın dışında kütle varlığını sürdüremiyor olabilir.(?))
Sisteme dışarıdan enerji eklenmesi bence de mümkün değil.
Gerekte yok aslında... Sadece büyük patlama etkisinin yayılması esnasında geriye yansıyan dalgaların, aynı koordinatlar da aynı miktarda yoğunluğa sahip olması ile mümkün olduğunu düşünüyorum.
Eğer sisteme dışarıdan enerji girişi olsa, evrenin merkeze yakın bölgelerinin, dış yönlere göre daha soğuk olarak tespit edilmesi gerekirdi.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
"Bilim acisindan, fikirlerim degisir." konusunu anlamadım.
morgan4658
Yani bugun bir yanlisimi, eksigimi farkedersem, bakis acim degisir anlaminda.
Diger yonden , evrenin merkezi derken? Oldugunu farzetsek bile, girisin Anca bir tunellemeyle olmasi mumkun.
Yine de asimetri nasil oldu , sorun yine duruyor.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Evrenin merkezi derken, tabii bize göre, kendimizi merkeze alarak görebildiğimiz ufku kast ediyor...:-) Sağlıklı değil ama en geniş perspektif bu noktada bizim için... :-)
Ancak esasen evrenin ilk başlangıç koordinatlarının artık evrenin sınırları dışında kaldığını, sanal (z) bir koordinatdan söz edebiliriz.
Asimetri konusundaki sorgunuzu tam anlayamadığımı düşünüyorum. Çünkü bir asimetri problemini, sizin gördüğünüz şekilde göremiyorum sanırım. (?)
Simetrik, düzenli bir yapı, bir kuvvet ile bozuluyor. Bu asimetri başlangıcı için yeterli bence.
Diğer yandan belki size ilham verebilecek bir ekleme yapayım. Enerji paketçiklerini tek tek değil. İkişerli çiftler olarak ve üstelik minimum bir titreşim altındayken tekillik, titreşimsizlik, durgunluk içinde düşünebilirsiniz.
https://yenievrenebirbakis.blogspot.com/2018/06/yenilenmis-bir-evrene-baks.html adresindeki animasyonlara bakabilirsiniz.
Bu yaklaşımın nedeni, evrenin başlangıcında eşit miktarda olması gereken madde-anti madde miktarının neden eşit olmadığı sorusuna cevap araken çıktı.
(Özellikle sondaki "ek not" kısmı yeterli; https://evreneyenibirbakis.blogspot.com/2017/04/anti-madde-nerede.html )
Eğer bu çiftlerin bir kısmı ayrılıp, faz olarak uyumlu olanlar tekrar bir araya geldiğinde, gene asimetri için bir çok fırsat oluşur bence...
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Bu arada varsayımın 4,5 yıllık bir geçmişi var.
Tek bir temel varsayım üzerinden bir çok konuda (Özel görelilik ve etkilerinden -zaman genleşmesi-boyut daralması, kütle oluşumuna, karanlık enerji ve madde konularından, ivme, momentum, eylemsizlik, anti madde gibi) öneri üretebiliyor. Bu yüzden eksik ve yanlışlarının zaman içinde kapanacağını umuyorum.
Henüz emekleme safhasında olduğu kesin. Başka beyinlerle, diğerleri gibi evrilecektir bence...
(Kendi sınırlarıma geldiğimi düşünüyorum. Bilgilerim eskiyor ve güncelleri eskisi kadar düzenli takip edemiyorum.)
morgan4658
Bilmez miyim? Necmi Bey ile hos tartismalarinizi hep takip ederdim.
Seviye guzeldi o donemde.Simdi sokak agiziyla yorumlar yapiliyor.Uzucu gercekten.O nedenle size sorarken “ acaba tepkisi ne olur” gibi cekincelerim olmadan, yalin sekilde yazabiliyorum.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Çekincelerinizin olmamasına sevindim...
Eğer bir de öne sürdüğüm sebep-sonuç ve gerekçe açıklamalarım, siz'e (ve sizin gibi ilgilenen arkadaşlara) ilham veriyorsa, çok daha fazla sevinirim...
(Yaklaşımımın tümüyle doğru olmasına fazla ihtimal vermiyorum ama doğru yola yaklaşan bir patika olmasını gönülden diliyorum.)
selia-lesculium1184
aşağı inerken ben entropiye uğradım