morgan4658
Basit bir orneklenmede yapmaya gayret edecegim.
Bu ornekte bazi imkansiz kabullenmelerde bulunmaniz gerekecek.Daha bilimsel bir ornegi bulana kadar.
Diyelim Mars'a ilk koloniyi gonderdik, o sirada da Venus'u desiyoruz, bir baktik yeraltinda artik yasamayan venuslulerin elektrik santralleri var,cok fazla da enerji uretiyor, devir daim makinesine yakin birsey yapmislar., salteri actik, ve bu enerjiyi mars'a gondermek istiyoruz.
MABD basbakaninin yegeni de ihaleyi kazandi, teller cekecekler, Mars'a kacak elektrik gonderiyoruz.
Ne yapacak muhendis :) ?
O telleri Venus'ten Mars'a direk cekemeyecek, Dunya sahasinda neredeyse yari cember yapacak. .(Ayni duzlem ve dogruda olduklari zaman teller kopmasin diye )
Bir uzay mkigi gonderip, Venus, DUnya ve Mars'a, ve tellerin durumuna bakan bir muhendisin gordukleri :
Burada teller UzayZaman egrileri , kavisli tel de Dunya'nin kutlesi nedeniyle bukulmus olan UzayZaman.
Normalde Dunya olmasaydi , Uzayzaman dogrusu ile is halledilirdi.Ama DUnya sahasindaki kavis , bizim projeyi biraz yavaslatti.
Benim tellerden gecirecegim amper ise fiks, o zaman da ne oluyor? Sure artiyor.Nerede artiyor ? Dunya'da.
Peki nicin ? Dunya'nin kutlesi uzay zamanin ezberini bozup, onu bukuyor.Telleri de maalesef bu kavise uygun cekiliyor.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
Cevabınızı doğru anladıysam, mecazlarla çok güzel olmuş.
yunus-ilik5290
Zaten madde dediğimizin temelide sıkışan uzayın etkileşiminin değişmesi ve sıkışan uzayın temelde yoğunlaşıp çevresine göre enerjisi olması. yani hadi birim diyelim. birim uzayın yoğunluk farkı. Tabii parçacıklar her birim uzayın birleşmesinde farklar oluşturarak evrilmiş gibi. tabii uzayın sıkışmasıda sorunsuz olmayıp maddeleşirken kısmı karşıt parçacıklarını oluşturuyor. Bundanda alan etkileşimleri ortaya çıkıyor. yani alanlar ortaya çıkıp 4 kuvveti oluşturuyor mesela. evrenin geleceğine tahminlerde bulunuyoruz ama evrimsel sureç evreni nasıl bir hale sürükleyebilir bilinemez bence. Evrenin toplam enerjisi enerjinin evrenin alanının sıkışması ve farklılaşmasından kaynaklandığından toplam enerji hep sıfır olacak gibi. evren genişlemesi hiper bi uzay alanında olabilir ve evren kendine ham uzay karıyor. Evrenin başlangıcı uzay alanında bir evrimsel süreç olabilir. Ve uzay alanıda ham uzayda evrimsel bir süreç olmalı. Yani evrenin enerjisi toplamı sıfır olmalı ama sabit olmamalı gibi görünüyor. Buda büyük patlamada herşey atom boyutu durumunun olmayacağını düşündürebilir. Patlama olabilir zaten evrende yıldızlar sürekli patlıyor. Süpernova patlamaları nasılki büyük enerjilerle büyük atomları oluşturuyor ve belki evrenin dokusundan, alanında etkiler oluşturuyordur. Büyük patlamada böyle evrimsel bir süreç olabilir. Ancak biliyoruzki bunlar doğru olsa bile temel cevaplar deyiller. Henüz anlayamadığımızdan yanlış sorular soruyor olma ihtimalimizin daha anlamlı olduğunu düşünüyorum.
burtay-mutlu-shibumi-tr6061
@morgan, Cevabınızı doğru anladıysam, mecazlarla çok güzel olmuş.
Uzay istasyonlarının hızından dolayı genişleme var tabii ama dünyanını kütle çekimi ile yüzeydeki genişleme dünya üzerinde biraz daha fazla gibi...
https://www.fizikist.com/beyin-firtinasi/37787/
morgan4658
Link vermeyi sevmiyorum biliyorsunuz, ancak gereken kisimi (mecburen) ekliyorum.
WIki:
With current technology severely limiting the velocity of space travel, however, the differences experienced in practice are minuscule: after 6 months on the International Space Station (ISS), orbiting Earth at a speed of about 7,700 m/s, an astronaut would have aged about 0.005 seconds less than those on Earth.
Ikincisi
The difference isn't noticeable though — after spending six months on the ISS, astronauts have aged about 0.005 seconds less than the rest of us. That means when astronaut Scott Kelly gets back from his year-long stay on the ISS, he'll technically be 0.01 second younger than his twin brother Mark Kelly who stayed on Earth.
yunus-ilik5290
uzay alanının boş olmadığını biliyoruz ve belkide uzayın daha suptil halinin etkileşimi ve yoğun olarak bu süptil alandan evrimleşen madde- kütlenin tespit edilemeyen bu alanla etkileşimi kütle çekimini oluşturuyordur. yoğun kütle alanı uzayı kendine doğru haliyle küresel olarak sıkıştırması Einsteinin bükülme dediği durumu oluşturuyordur. Ve bu suptil alanın kendisinden oluşan madde- kütlenin bu suptil alanla yoğun etkileşimi tüm hareketleri yavaşlatarak zamanında yavaşlamasına neden oluyordur. yoksa uzayın eğrılmesiyle yoğun kütle üzerinde duran bir cismin ağırlığının artmasını açıklayabilirmiki. yada uzayın bükülmesi ayın dönüş hızının dünya ile kilitlenip aynı yüzünü görmemize sebep olabilirmi? tabiiki çekim gücü uzayı dünyaya doğru sıkıştırıyodur. buda uzayın bükülmesi dediğimiz durum olurmu?
boran-kadir4569
Bu masum soruyu (Kütle nasıl zamanı yavaşlatır? ) kim açıklayarak, gerçekten cevaplayacak? :-)
(İşte genel göreliliğe göre "şöyle şöyle" demeden ya da uzay-zamanın bükülmesi diye kestirip atmadan...)
bu soruya carlo rovelli zamanın düzeni kitabında daha başka bir cevap veriyor
zamanı yavaşlatan kütle çekimi değilde kütle çekimini oluşturan yavaşlayan zaman, zamanın daha yavaş olduğu yere doğru düşeriz diyor