kabuto6141
Madem çoğu ülke de ırkçılık yok neden bu kadar ülke ve millet var ?
kabuto6141
Irkçı olup herkesin kendi ülkesin de yaşamasını mı sağlamak gerek yoksa ırkçılığı kaldırıp hep bir ara da yaşamak mı gerek ?
kemal-bay-hickimse7261
Tarihsel olarak Fransız ihtilalinden dolayı . Nedensel olarakta temelinde her insan kendini düşünür . Aile ve aile bağları ile de insanlık küçük ülkeler kurmuştur . Devletler , hükümetler bunların makro ölçekteki karşılıklarıdır .
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
faruk-bigez5801
Irkçılık için büyük çaplı kampanyalar yapılıyor ve ırkçılık oranları düşmekte
kabuto6141
Bu ülke bir mozaik gibidir. Türk, Kürt, Çerkez, Arap, vs. Bir biri ile iç içe geçmiş durumdadır. Yalnız Ülkenin ismi Türkiyedir. Dış ülkeler zamanın da savaşarak bizi bölemediler. Ancak işi artık siyasete çekerek, aralara nifak tohumları ekip insanlarımız arasında iç savaş ortamını hazırlaması için birbirlerine kin ve nefreti ekmek için çeşitli yollar deneniyor.
Örneğin Türk kültürüne arap kültürünü yamamaya çalışılıyor. Türklerin çoğu kültür mühendisleri tarafından başarıyla arap kültürünü müslümanlık sanmaktadır. Bellidir ki tarikatlar bunların göstergeleridir. Ülkemizde en az yirmi (20) civarların da tarikatlar bulunmaktadır. Ve bu durum etki ve sonucu olarak da Türk kültürünü arap kültürüyle yozlaştırmak isteniyor ve belli bir oranda kültür mühendisleri başarmış durumda. Ben bu olaylar da öngörüyorum ki ülke bu vaziyette devam edip de ses çıkartılmaz ise ileri ki yıllar da geçenler de ki (Mini etek giyen kıza mini etek giydiği için sen şeytansın diyerek tekme ile kafasına vurdu.) gibi kıstaslarla daha çok karşılaşıp halkın nabzını daha derinden ölçmeye kalkışılacaktır. Ve gün geçtikçe bu tarikatlar aşırı dindarlar (YOBAZLAR)'ın sayısı arttıkça hiç ses çıkartılmamaya başlanacaktır. Bu ülke de ki azınlık olan kısmi aydın kimseler de aralarından cesaret edip bu durumlara karşı örgütlenme oluşturup iç savaşa ilk adım olarak adımlar atılabilinecek olması olasıdır. Bu durum da da ırkçılık baş rol olacaktır ki seksenli(80) yıllar da ki sağ sol olayı gibi bu sefer de müslüman, ateist, Türk, Kürt, Laz, Çerkez, vs durumlar da çatışmalar oluşturulacaktır ki buna bu günkü Suriye de örnektir. Durum vahim.
kabuto6141
Mr.nobody bakınız. Fransız ihtilali dediğimiz kıstas ulusçuluk fikri yani ulusu oluşturan millet yani ulusu oluşturan ırklar yani kısacası ırkçılık kavramı bilinci ile oluşturulan bir zihni yapıya sahiptir. Benim sorum Devlet nedir değildir. Açık olayım Irkçı olup Türkiyeyi Türkler dışın da bütün unsurlardan arındırıp kendi yaklaşık bilinen bin beş yüz (1500) yıllık tarihimizden gelen Geleneklerimizi kültürlerimizi güncel halde oluşturup sadece Türklerle ve kendi kültürümüz geleneklerimizle mi yaşamalıyız. Yoksa bütün unsurları bir arada tutup bütün kültürlerle kaynaşıp hepsini bir arada mı yaşamalıyız sizlerin düşüncesini merak ediyorum.
kemal-bay-hickimse7261
Tüm dünya birlik olsa ve bu birliğe '' Birleşmiş Dünya Güçleri '' deseydik bu seferde '' evrensel bir ırkçılık '' yapmış olurduk . Açıkcası türk,kürt vs vs kimin ne olduğunun , ne yaptığının yada ne yapmadığının bir önemi yok . Aklı başında ve imkanı olan insanlar doğal olarak bu ülkeyi terk ediyor . Ki bu iki parametreye sahip olduğu halde bu ülkeyi şuan ki haline bakarak terk etmiyorsa bir insan ; APTALDIR . ( Aile fertlerim dahil ) ( Mustafa Kemal Atatürk hariç ) . Maalesef ben düşündüklerini , karşısındakinin gerçeklerine göre '' adapte '' eden bir zihin değilim o yüzden ne düşündüğümü direk söylüyorum , iyi günler . @kabuto
kabuto6141
Peki benim zihnimin ön görmüş olduğu bu sorunlara sizin zihninizin bir çözümü var mıdır ? Sayın, Energy=milk*coffe^2
kemal-bay-hickimse7261
Eğer böyle bir soruna çözüm getirecek bir zihin var ise ; bu zihin mükemmel bir sosyo-mühendislik yetisine sahip olmalıdır . Benim sosyal yetiler yok o yüzden bu soruna bir çözüm getiremem . Yani aslına bakarsanızda bu sorun '' puzzle '' ın çokta önemli bir parçası değil ama genede belkide çözülmesi gereken bir sorundur . @kanuto
burtay-mutlu-shibumi-tr1695
Irkçılık, tribalizm eğilimin bir sonucudur. Yani bir gruba dahil olma ve grup ihtiyaçlarını (dolaylı yoldan kendi) diğer grupların ihtiyaçlarından üstün ve öncelikli tutarak, grubuna (dolayısı ile kendisine) fayda sağlama eğilimidir.
Tabii yukarıdaki kadar karışık bir kavram yerine, basit ve net olanlar seçilir. İnanç, köken, ideoloji, futbol takımından başlayıp, yeşil gözlü 5 dil bilen bombacı meksikalı cücelere karar işi sürdürebiliriz...
Kaynakların adil paylaşılmadığı, (eşit değil, adil ) her ortam da ismi ne olursda olsun, ırkçılık olur.
Sadece köken ileri sürmek değil, inanç ileri sürmekte ırkçılık türüdür. İdeolojilerde, siyasi parti ya da futbol takımı hooliganlığı da farklı türleridir.
Çünkü bir gruba ait olma, kendini güvende hissetme güdüsü kadar temel ve doğal bir güdüdür.
Burada sorun; bu güdüyü tatmin ederken kullanılan gerekçelerin çıkar çatışmalarına yol açmış olmasıdır.
Çok büyük ve güçlü gruplar cazip gözükse de birey başına düşen pay azaldığı için, daha küçük ama daha girişken-aktif gruplar cazip gelir.
Aslında yapılan son genetik araştırmalara göre, ırkçılık tamamen benimsenen kültür ve değerlerle alakalı... Yani ırkçılık tamamen kültürel ve sonradan öğrenilen/benimsenen bir durum.
Yoksa insanların hangi ırka ait olduğunu bakarsanız, çok karışmış olduğu ortaya çıkıyor.
http://www.genomturkiye.com/blog/15-turk-musunuz.html
https://onedio.com/haber/dna-larina-gore-irk-testi-yapilan-insanlar-cikan-sonuclar-karsindan-sok-oldular-714806
Şimdi dünyadaki milliyetçilik ve millet konusuna bakarsak; millet oluşumu ile üretim ve ticaret modellemelerinin etkileşimi olduğunu görüyoruz.
Vergiye ve yağmaya dayalı ekonomik modellerde, imparatorluklar yaygınken, endüstrileşme ile milletlerin oluşumu ön plana çıkıyor. Burada hangi grubun, diğer gruplardan nasıl fayda sağladığı ve hangi yöntemleri takip ettiği , ticarette ne tür yollar izlediği ön plana çıkıyor.
Bu dönemde yüksek çıkar gruplarına karşı kendilerini korumaya yönelenlerin oluşturduğu toplumların çoğu, birer millet olarak karşımıza çıkıyor.
Bu kadar çok millet olmasının ana nedeni bence bu; Çatışan çıkarlardan dolayı avantaj sağlamak isteyen saldırgan toplumlar ile bunlara karşı korunma ortamı oluşturmak isteyen toplumlar.
Aslında bu durumu mikro düzeylere kadar (aile, sülale, klan, aşiret) indirmek mümkün...
Türk toplumu olarak, bizler balık hafızalı, kısa görüşlü ve dolayısıyla hedefli bir toplumuz. Türk toplumunu oluşturan kültürel alt unsurlara baktığımızda, Kürt, Türk, Laz, Çerkez, Rum, Yahudi, Süryani, vs. aslında aramızda çok da fark yok. Çoğu değerlerimiz ve bakış açılarımız benzer olduğu için, aynı üst grup altında toplanabilmişiz.
Ancak nüfus artıkça, ekonomik imkanlar daraldıkça, alt gruplar arasında da çıkar çatışmaları çıkıyor. Bu ırkçılık olarak gözükse de, temelinde pastadan daha fazla pay alma kaygısı var.
Anadolu Türkleri, Orta Asya Türklerinden farklı. Orta Asya Türkleri daha homojen ve Türklük tarih bilinci daha yüksek.
Anadolu Türkleri ise sadece genetik olarak değil, kültürel olarak da çok karışık bir toplum.
Çünkü Anadolu'ya gelen 300 bin Türk, 100 yıl içinde 1 milyon 800 bin Anadolu yaşayanı Rum'u (Romalı'dan türemedir, devlet dili Yunanca'dır) bünyesine katmıştır.
Anadolu sadece Yunan kökenli değil, farklı kökenden gelen yüzlerce topluma analık etmiş topraklardır. Bu nedenle çok zengin ve çeşitli kültürel birikimi vardır.
Bundan faydalanmıyor oluşumuz ayrı bir konu…
Özellikle Türk toplumunu, Arap kültürüne yakınlaştırarak bu eksikliği giderme çabaları , ateşe benzin dökmekten başka bir şey değil bence.
Bazıları için bu kadar çeşitlilik olumsuz gözükebilir. Özünü kaybetme, kimliksizleşme gibi…
Ancak eğer saf ırkların oluşumuna bakarsanız, belli koşullara uyum sağlamada başarılı olanların özellikle gen aktarması ile oluşan yapılar olduklarınız görürsünüz.
Yani örneğin günümüzdeki 400 köpek türü, 10 bin yılda Kurt'tan türetilirken, doğa yerine insan eliyle seçile seçile bu hale gelmiştir.
Şimdi safkan ırk olarak karşımıza gelen köpekler aslında, Kurt atalarının bazı özellikleri üzerine yoğunlaşılması ile türetilmiş eksik varlıklar.
Yani bu tür bir seçilim, ırkı saflaştırmamış tam tersi uyum yeteneğini azaltarak, zayıflatmıştır.
Aynı şey insanlar içinde geçerli olmalı. Sonuçta biyolojik varlıklarız. Bu nedenle bence, ne kadar çok ırk kaynaşırsa, o kadar sağlıklı ve orijinale yakın ırklar gelişir.
Bunun anlamı şudur. Bu topraklardaki tüm topluluklara ve kültürlere saygı ve sevgi ile yanaşacağız.
Hepsini içinde bulunduğumuz bir toplumun (doğal olarak bizim de) parçası sayacağız.
Yani "benim, bizim" diyeceğiz.
Bu topluma dışarıdan empoze edilen değerleri ise elemeli olarak ele almalıyız. Şu anki koşullara uygun olarak faydası olanları bünyemize katabiliriz.
Çünkü ne kadar şu anki durum hoşumuza gitse de, eğer kendisini yok etmezse, insanlığın kaderinde tekrar özünde dönüş, "tek bir dünya toplumu olmak" olmalı.
Ama bu çok uzun bir ekonomik süreç, tüm gelir ve refah seviyeleri dengelenmeden, nüfus azalıp, kaynak kontrolü sağlanmadan şimdilik imkansız.
fatih-boyali1109
Soru daha en baştan yanlış. Hangi ülkede ırkçılık yok veya ırkçılık olmayan ülkeler, olan ülkelerden daha mı çok ?
kabuto6141
Teşekkürler Shibumi_tr (burtay bey di dimi? ) :) Fatih Boyalı bey sorduğum soruyu yanlış anlayıp yanlış bir yönlendirme sorusu sormuşsunuz. Benim sorumun ana konusu Irkların ulusların oluşumuna önemi nedir? dir.
burtay-mutlu-shibumi-tr1695
Rica ederim... ( Evet) İshak Sezer Bey :-)
lara8625
Faruk Bigez 2020den geliyorum :(